Saraybosna Başçarşı’daki çeşmeden su içenleri neler bekliyor, ilginç ve eğlenceli bir bilgi :)

Saraybosna’da, şehir merkezinde Başçarşı’da bir çeşme var. İki musluklu çeşme’nin ilginç özelliği ise şu; bir musluğundan içerseniz bir Boşnak ile evleniyormuşsunuz, diğerinden içince ise Bosna’ya tekrar geliyormuşsunuz. Açıkçası ben böyle bir riski göze alamadım 😊, ikisinden de içmedim ama geleceklere cevabını söyleyeyim, çünkü bu bilgiyi vermeden su içmenizi istiyorlar.Soldan içenler bir daha gelecekler, sağdan içenler ise bir Boşnak ile evlenecekler 😊

Bosna’da keşfedilen dünya tarihini değiştirebilecek 2 piramit 

Bosna’da, Sarajevo’dan 20 km. uzaklıkta Visoko bölgesinde yakın zamanda Mısır Pirmaitlerinden daha eski olduğu iddia edilen 2 piramit bulunmuş, piramitlerin yapımı ile ilgili arkeolojik araştırmalar devam ediyormuş. Bosnalılar, bu piramitlerin daha eski olduğu keşfedilirse tüm dünya tarihinin değişeceğini o açıdan bu çalışmaların gizli tutulduğunu söylüyorlar. Otobüsle geçerken görebildiğim kadarı ile fotografladım, diğeri ise uçaktan çekilmiş, internetten bulduğum bir görüntü. 

Hırvatların 14 Nisan 1993 günü Ahmedici Köyünde gerçekleştirdikleri “48 Saat Kül ve Duman” ismini verdikleri Operasyon 

Hırvatların, müslümanlarla birlikte yaşadıkları nufusu 500 olan bir köy Ahmedici. Hırvatların köyde yaşayan müslümanları 48 saat içinde yok etmek için planladıkları “48 Saat Kül ve Duman” operasyonu 14 Nisan 1993’de sabahın ilk saatlerinde köyün camisini hedef alarak başlıyor. Sabah namazını kılmak için camiye giden müslümanlar, orada hayatını kaybediyorlar. Köyü bir gün önceden Hırvat askerleri kuşattığı için, caminin bombalanmasının ardından evlerinden çıkan müslüman halk da Hırvat askerlerinin kurşunları ile can veriyor. Ardından önceden belirlenmiş Boşnak Evleri hedef alınıyor ve öğlen saatlerine kadar köyde yaşayan 116 Boşnak ölüyor, operasyon 48 saat bile sürmüyor. Ardından evleri yakıp, kül ediyorlar. Ahmedici köyünden 4 km. uzaklıktaki Birleşmiş Milletler Askerleri bu planlı katliamdan 2 saat sonra geliyorlar köye, gelen askerlerin bir kısmı ölenlerin cesetleri ile fotograflar çektiriyorlar. Bu fotograflar, köy müzesinde sergileniyor, ben burada paylaşmak istemiyorum. 
Tüm bu bombalamalarda bir tek Hırvat evinin hasar almadığını söylememe gerek yok sanırım. Ayrıca orada yaşayan Hırvatlara bir gün önceden köyü terk etmeleri söyleniyor, o açıdan herhangi Hırvat kaybı da yok bu saldırılarda. Benim garipsediğim yıllarca aynı köyde bir arada yaşayan Hırvatların komşularına nasıl haber vermemiş olmaları. Tahminim önce Hırvat askerlerinin Boşnak evlerini kuşatmaları, daha sonra köyde yaşayan Hırvatlara terk etmelerini söylemeleri, bu şekilde Hırvatlarla, Boşnakların irtibatta bulunmasını engellemiş olabilirler. Bugün bu katliamdan kurtulan müslümanlar tekrar köylerine geri dönmüşler, Hırvat komşuları ile birarada yaşamaya devam ediyorlar ancak eski samimiyeleri yok. Müslümanlar Camiyi tekrar yaptılar. Boşnak Rehberimize soruyoruz, Sırplar mı daha tehlikeli, Hırvatlar mı diye. Sırpları, çok iyi tanıyoruz, niyetlerini, ne kadar saldırgan olduklarını biliyoruz ama Hırvatlar, çok sinsiler, ne zaman ne yapacaklarını, ne zaman arkadan vuracaklarını hiç bilemiyoruz. Ummadığınız anda size saldırabiliyorlar. Sırp saldırısından kurtulan Mostar Köprüsünü de Hırvatlar yıktı biliyorsunuz diyor.

Sarajevo’nun ismi nereden geliyor?

Şehir 400.000 nufuslu, baştan sona 13 km’lik bir mesafe üzerinde kurulmuş, kendileri için doğu ve batının buluşma noktası diyorlar. Şehrin çevresinde dağlar var, yerleşim bir ovanın üzerinde. Osmanlı, 1463’de Fatih Sultan Mehmet’in şehri feth etmesinden sonra, buraya çok değer vermiş, bu topraklar bizim Avrupa’daki sarayımız demişler ve bu bölgeye Sarayovası ismini vermişler. Burada, bir çok Anadolu şehrinden daha fazla Osmanlı eseri ile karşılaşabilirsiniz. 

Dünyanın ilk elektrikli tramvay yolu Saraybosna’da yapılmış

Dünyanın ilk elektrikli tramvay yolunu Avusturya’lılar Sarajevo’da yapıyorlar. Yapılış amacı da ilginç, Viyana’da yapılacak tramvayı test etmek için ilk uygulamayı Sarajevo’da deniyorlar. Bakıyorlar, test tramvayı burada sorunsuz çalışıyor, ardından Viyana tramvayının inşaasına başlıyorlar. Konya Belediyesinin hediye ettiği tramvayları görüyorsunuz şehirde.

Karadağ’da Kotor’a giderseniz Movska Pastasını deneyin

Kotor meydanına girişte soldaki cafelerde bulabileceğiniz içinde ananas, badem, vişne, çilek, bunlar benim hatırladıklarım Movska Pastasını denemenizi tavsiye ederim. İzmir Alsancak’ta ki Sevinç Pastanesi’nin pastalarının tadını hatırlattı bana.

Adriyatik’teki eski binaların panjurlarında neden mavi ve yeşil renkler sıklıkla kullanılıyor?

Adriyatik’te bir çok eski yapının pencerelerinde yeşil ve mavi renk kullanılır, bunun nedeni akrepin yeşil ve maviyi ateş gibi görmesi ve eve yaklaşamaması, özellikle orta çağda akrepten çok çeken kentlerin pencerelerinde mavi ve yeşil renkleri sıklıkla görebilirsiniz.