Van Gogh Yüz Yıl Sonra

Sanırım yeni baskısı yok, sahaf fuarında buldum, Ferit Edgü’nün Van Gogh ve resimleri üzerine şiirsel tatta 50 kısa denemesi

Bir sahafta, kütüphanede, arkadaşınızın kitaplığında karşınıza çıkarsa mutlaka okuyun derim.

Kitaptan bir bölüm; Çoğu kez krallar kadar zengin olduğuna inanır Van Gogh. “Parasal olarak değil elbet, ama (her gün aynı olmasa da) çalışmalarımda kendimi tüm ruhum ve yüreğimle adayacağım bir şeyler bulduğum için, bu yaşamıma anlam kazandırdığı, esin kaynağı olduğu için zenginim”

Film Festivalinin Ardından – Ulusal Müze

İngiltere’de National Museum’da sergilenen eserlere yönelik resim eleştirmenlerinin yorumları, resimlerin hikayeleri, bu arada arka planda müzecilik üzerine bir çok bilginin iletildiği, süresinin uzunluğu dışında mükemmel bir belgesel. Son yıllarda daha samimi ortamlarda, konu ile ilgili insanların bir araya gelip sohbet ettiği belgeseller çekilmeye başladı. Festivalde seyrettiğim Messi Belgeseli de bu tarz bir belgeseldi. Burada samimi bir havanın olması belki seyirciyi belgesele çekiyor ama bir taraftan da bu sohbetlerin belli bir kısmı doğal olması ile birlikte gereksiz diyaloglar içermesi nedeniyle zaman zaman seyircinin dikkatini de dağıtıyor. Açıkcası, bu tip sohbetlerden çok konunun uzmanlarının ya da tanıklarının daha sterilize edilmiş açıklamalarından oluşan belgesellerden daha çok şey alıyorum. Bu tip belgesellerin tehlikesi de Citizenfour’da olduğu gibi tek bir düşüncenin üzerine yoğunlaşırken bu düşüncenin karşı fikirlerini, antitezlerini gözden kaçırması, yönetmenin sürekli olarak fikirlerini pekiştirecek düşünce ve kanıtların üzerine yoğunlaşması.