Mimarlık adayına mektup

Mimarlık Adayına Mektup

Neden sana böyle bir mektup yazıyorum diye sorabilirsin. Ben masamın üzerinde bana yazılmış bir mektup bulduğumda hemen bunu düşünürüm. Neden? Bir mimarlık sınıfına gelecekte hayallerini gerçekleştirecek bir mimar olmak istiyorlarsa bugünden neler yapmaları gerektiğine dair konuşma yapmak için davet aldığım gün bu fikir aklıma geldi. Klişe bir sunum yapıp, bilindik tavsiyeleri söylemek yerine onlara mektupla ulaşmak istedim. Daha önce yeni nesil lider adayı için böyle bir mektup formatında köşe yazısı yazmıştım. Şimdi bir benzerini mimarlık öğrencileri için yapacaktım. Günlük yoğunluklar, küçük küçük işlerin kurduğu büyük tuzaklar yazmama izin vermedi. Masamın başıma oturup bir türlü mektubuna odaklanamadım. Ama bu konu kafama bir kere takılmıştı. Sana daha önce yazılmış böyle bir mektup var mıydı araştırdım. Paul Jacques Grillo’nun “To the Young Designer” adlı çalışmasına ulaştım. Grillo benim bir türlü yazamadığım mektubu 1960 yılında yazmış ve “Form Function and Design” adlı kitabına koymuştu. Bu yayını merak edersen Amazon’dan bulabilirsin. Biraz daha araştırınca YEM Yayınlarından basılan Havva Alkan Bala’nın “Mimarlık Öğrencisi Misin?” isimli kitabında bu mektuptan alıntılara ulaştım. Bugün sana Grillo’nun öne çıkardığı noktalar üzerinden yazacağım. İlk fırsatını bulduğunda Bala’nın kitabını da temin edip okumanı tavsiye ederim. Keyifle okudum. Arada dönüp altını çizdiğim yerlere tekrar bakıyorum. Mektuba geçmeden Le Corbusier’in YKY tarafından basılan “Mimarlık Öğrencileriyle Söyleşi”si de kütüphanende bulunsun derim.

Okumaya devam et

İş ararken sıklıkla yapılan yanlışlar

“Ciddi bir işsizlik ver ama nitelikli insanı bulmak da kolay değil.” 

Eleman arayışında olan firma yetkililerinden sıklıkla duyduğum bir söz. Bu noktada ana sıkıntının üniversite bittikten sonra mezunların kendilerini yeterince yetiştirememelerinde olduğunu düşünürüm. Okul bilgisi geçmişte de tek başına yeterli olmamıştı ancak her şeyin hızla değiştiği bugün artık hiç değil. En karlı ve dönüşü yüksek olan yatırım borsa, döviz, kripto paralar değil, insanın kendisine yaptığı yatırım. Özellikle firmaların arayışlarında dile getirdikleri mesleki yazılımlara hakim olduğunuzda bir adım önde olup, işinizin kolaylaşabileceğini söyleyebilirim. Şöyle bir düşünün. Her şey istediğiniz gibi. İyi bir okuldan iki yabancı dili ana diliniz gibi konuşacak şekilde mezun oldunuz, mesleğinizin gerektirdiği programları üniversite yıllarında olabildiğince öğrendiniz, firmaların peşinizden koşacağı bir Linkedin profiline sahipsiniz.  Rüya gibi bir kariyere başlamak için gün sayıyorsunuz. Ancak yaptığınız başvurular, bir türlü istediğiniz gibi sonuçlanmıyor. Belki kısa listeye seçiliyorsunuz ama sonrasında eleniyorsunuz. Aynı firmaya başvuran diğer aday sizin kadar donanımlı değil, herhangi bir torpili yok, fakat işi alıyor. O zaman bir yerlerde yanlış yapıyorsunuz demektir. Peki nedir bu yapılmaması gerekenler? Bunları, özgeçmiş-ön yazıda yapılan yanlışlar ve mülakat yanlışları olarak iki başlık altında toplayabiliriz

Okumaya devam et

Yurt dışında iş bulmak isteyenler için öneriler

Yurt dışında iş bulmak isteyenler için öneriler

Avrupa’da nüfusun yaşlanmasıyla beraber artık sadece mavi yaka değil beyaz yaka personele olan talep de geçmiş yıllara oranla arttı. İletişim imkanlarının gelişmesiyle bugün arayışta olan firmalara ulaşmak daha kolay ancak şimdi de başvuruların arasından sıyrılmak için kişinin kendini iyi yetiştirmesiyle birlikte birtakım incelikleri bilmesi gerektiriyor.

Tüm iş arayışlarının üç ana aşaması vardır.

  • Ön araştırma
  • Özgeçmiş hazırlama
  • Mülakat

Yurtdışında bir iş bulmayı hedeflediğimizde işler biraz değişiyor. Mevcut çalışmanın yanına hazırlık yapılması gereken yeni konular da ekleniyor.

Okumaya devam et

Mühendis – Mimar işe alım mülakatlarında sorulması gereken sorular

Süremiz sınırlı, yarım saat, en iyimseri 45 dakika. Bir kısmı adayın kendisini anlatmasıyla geçiyor. Bir kısmı adayı ısıtacak ön sohbetle. Arada gelen mesaj ve telefonlar da ayrı. Eski televizyon programlarında sunucuların klişeleştirerek söylediği gibi bizim için ayrılan sürenin sonuna geldiğimizde en doğru soruları sorarak adayı tanımamız gerekiyor. Amacımız kişiliğinin özünü ve teknik becerilerini nokta atışı yaklaşımlarla öğrenebilmek. İnsanlar birbirlerini bir ömür boyu tanıyamıyor ama insan kaynakları çalışanlarının böyle bir lüksü yok. Bu şekilde, görüşülen arkadaşın yetkinliklerini iyi ifade etmesini sağlayabileceğimiz gibi, kendini saklamasının da büyük ölçüde önüne geçebiliriz. O zaman gelsin sorular. Ama küçük bir hatırlatma. Ne sorarsak soralım, klişe soruların, klişe yanıtları getireceğini unutmadan.

Okumaya devam et

İnşaat Firmaları İçin Yeteneği Çekmenin ve Elde Tutmanın 12 Yolu

İnşaat projeleri süreli olduğundan proje sonlandığında firmanın elinde çalışan için uygun bir iş yoksa çoğunlukla el sıkışarak yollar ayrılır. Bazen de çalışan firmada istediğini bulamadığı için farklı arayışlara geçebilir. Hele ki kritik bir pozisyonda işi ortada bırakarak gidiyorsa vereceği zararı ölçümlemek mümkün değildir. Doğru kurgulanmış bir insan kaynakları yönetimi yetenekli çalışanları bulup, çektiği gibi ve uzun vadede bağlılıklarını artırma noktasında da önemli bir rol oynar. Peki, inşaat firmaları nitelikli personelini elde tutmak için neler yapmalı? İşte inşaat sektöründe doğru bir yetenek yönetimi konusunda izlenmesi gereken yollar:

Okumaya devam et

Neden çok sayıda yüksek öğrenim diplomalı mesleksiz işsizle karşı karşıyayız?

İş hayatımdaki kırk yıl içinde gördüğüm en büyük sıkıntı, bunu belki ikiz sıkıntılar diye de tanımlamak daha doğru olacak. İlki, firmaların istenen özellikte çalışanlara ulaşmakta yaşadığı zorluk. İş dünyasının en değerli kaynağı olan nitelikli insana erişim güçleştikçe buna paralel olarak gelişmenin de, başarılı girişimlerin de, ilerlemenin de hızı düşüyor. Diğeri ise bunun bir ölçüde ters simetrisi gibi düşünebileceğimiz, insanların hayalleri ve kariyer hedefleriyle örtüşen firmalarda iş bulamaması. Aldıkları eğitimin, sahip oldukları donanımın boşa gittiği duygusunu yaşayan genç insanlar, topluma, kendilerine, geleceklerine küsüyorlar. Çözümü ya yurtdışında ya da kapasitelerinin daha altında bir işte çalışmakta arıyorlar. Peki suçlu kim? Sistem. Sistem kim? Biz. 1980’lerde de mekanizmanın iyi işlemeyen noktaları vardı. Bugün de var. Yarın da olacak. Değişen, sadece dertlerimiz. Buna belki de fazla şaşırmamak gerekiyor. Çünkü bir modelin doğru işlememesi, hatalar vermesi onun doğasında olan bir özelliği. Bütün modeller, biz insanlar gibi sürekli iyileştirmeye ihtiyaç duyuyor. O zaman ne yapmalıyız? Sorunumuzun kök nedenlerini bulmalıyız. Biraz herkesin kapısının önünü temizlemesi gerektiği yaklaşımıyla bakmalıyız. Bana bu yazıyı yazdıran da kafamın içinde dolaşan bu düşünceler. Belki bunları bir yerlere dökersem, birileri bir kenarından yakalayıp konuyu bir adım ileriye taşır umuduyla fikirlerimi kaleme aldım. Buradaki nedenlerin her biri detaylı bir makale, hatta kitap olabilecek potansiyeller barındırıyor. İnanıyorum ki, konunun üzerinde ne kadar çok tartışırsak, o kadar farklı yol keşfedeceğiz.

Okumaya devam et

Mühendisler için Almanya’da çalışma koşulları ve iş fırsatları (Video)

Türkiye’deki beyaz yakalı çalışanların önünü açan nitelikli iş gücü ve göç yasası neler getiriyor?
Almanya’da çalışmayı düşünen mühendisler, mimarların öncelikle dikkate etmesi gereken konular neler?
Almanya’da nasıl iş aranır?
Almanya için nasıl bir özgeçmiş hazırlanmalı?
Mavi kart ve bu kartın getireceği avantajlar neler?
 

Amerika’da İnşaat Mühendisi Olmak (Video)

Amerika’da çalışmak isteyen bir inşaat mühendisini neler bekliyor?
Amerikan vizesi alırken dikkat edilmesi gereken noktalar neler?
Amerika”da nasıl bir sigorta sistemi işliyor?
Amerika’daki Türkler başarılı mı?
İngilizce dışında İspanyolca bilmek neden önemli?
Amerika’da çalışmayı planlayanları bekleyen riskler ve fırsatlar neler?

Kariyer Yönetimi için 3 adım

1 Kendini tanımak ve anlamak: Üniversitelerde tutku, amaç, kariyer diye bir bölüm ya da bir ders yok. Sevdiğiniz, nefret ettiğiniz, iyi olduğunuz, kötü olduğunuz alanlar neler? Bunları ancak kendi iç sesinizi dinleyerek bulabilirsiniz.

2 Değerleriniz: Karar verirken sizin için önemli ve öncelikli olanlar neler? Aile, para, insnalar, sağlık öncelikle neyi önemsiyorsunuz? Ruhunuzun yapı taşları neler?

3 Deneyimleriniz: Deneyimleriniz ve becerileriniz size hangi yönü gösteriyor?

Neden kariyer krizleri yaşıyoruz?

Alain De Botton, bir konuşmasında neden kariyer krizleri yaşadığımızı şöyle açıklar: Bir toplantıda size sorulan ilk soru “Ne iş yapıyorsunuz?” sorusudur. Bu soruya verdiğiniz yanıta göre size davranırlar. Botton’un da belirttiği gibi varoluşumuz sadece çalıştığımız iş ve oradaki pozisyonumuzla değerlendirilmektedir. Statümüzü ve gelirimizi kaybetmekten korkmayız aslında, bizi rahatsız eden daha çok başkalarının bizi yargılaması ya da küçük görmesidir.